Türkiye'nin Yeni Ekonomi Paketi: Uzmanlar Ne Diyor?

Giriş: Yeni Ekonomi Paketi Neler İçeriyor?

Geçtiğimiz hafta Hazine ve Maliye Bakanı tarafından açıklanan yeni ekonomi paketi, Türkiye'nin makroekonomik dengelerini yeniden yapılandırmayı hedefliyor. Paket, enflasyonla mücadele, mali disiplinin sağlanması, yerli üretimin desteklenmesi ve yabancı yatırımların teşvik edilmesi gibi temel başlıkları içeriyor.

Ekonomi paketinin en dikkat çeken maddeleri şunlar:

• Merkez Bankası'nın bağımsızlığının güçlendirilmesi
• Sıkı para politikasına geçiş ve faiz artışları
• Kamu harcamalarında tasarruf tedbirleri
• Vergi sisteminde reform
• İhracata yönelik yeni teşvikler
• Dijital ekonomi ve yeşil dönüşüm yatırımları
• Yabancı yatırımcılar için yeni teşvik mekanizmaları

"Orta vadeli ekonomi programımız, enflasyonla kararlı mücadele ve sürdürülebilir büyüme hedeflerini esas almaktadır. Makroekonomik istikrarı sağlamak için gerekli adımları atmaktan çekinmeyeceğiz."

— Hazine ve Maliye Bakanı

Ekonomistler Ne Diyor?

Ekonomi paketi, akademisyenler ve piyasa uzmanları tarafından farklı açılardan değerlendirildi. Görüştüğümüz uzmanların çoğu, paketin olumlu adımlar içerdiğini ancak uygulamanın kritik önem taşıdığını vurguladı.

Para Politikası ve Faiz Kararları

İstanbul Üniversitesi Ekonomi Bölümü'nden Prof. Dr. Ahmet Yılmaz, Merkez Bankası'nın bağımsızlığının güçlendirilmesinin son derece olumlu bir adım olduğunu belirtti:

"Merkez Bankası'nın para politikası araçlarını bağımsız şekilde kullanabilmesi, enflasyonla mücadelede kilit öneme sahip. Faiz artırımlarının devam etmesi gerekiyor, ancak bu adımların geç kaldığını da söylemek zorundayım."

X Bank Baş Ekonomisti Dr. Ayşe Demir ise faiz artışlarının kısa vadede ekonomik aktiviteyi yavaşlatabileceğini, ancak orta-uzun vadede enflasyonun düşürülmesi için gerekli olduğunu vurguladı:

"Politika faizinin enflasyonun üzerine çıkarılması, TL'ye olan güveni artıracak ve dolarizasyonu azaltacaktır. Bu süreçte büyümeden kısa vadeli fedakarlık yapılması gerekebilir, ancak uzun vadede ekonomik istikrar için bu adımlar şart."

Mali Disiplin ve Kamu Harcamaları

Y Üniversitesi Maliye Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Öztürk, mali disiplin konusundaki adımların olumlu olduğunu ancak daha fazla somut hedef içermesi gerektiğini belirtti:

"Kamu harcamalarında tasarruf tedbirleri olumlu ancak yetersiz. Bütçe açığının GSYH'ye oranı için somut hedefler konulmalı ve bu hedefler sıkı şekilde takip edilmeli. Ayrıca vergi sistemindeki reform, adaleti sağlayacak şekilde yapılandırılmalı."

Yerli Üretim ve İhracat Teşvikleri

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkan Yardımcısı ve Z Holding CEO'su Mustafa Kaya, ihracata yönelik teşviklerin son derece önemli olduğunu vurguladı:

"İhracatı artırmak, cari açık sorununu çözmek için en etkili yöntem. Katma değerli ürün ihracatına odaklanmalı ve teknoloji yoğun sektörlere daha fazla teşvik sunmalıyız. Paket bu açıdan olumlu adımlar içeriyor, ancak daha spesifik sektörel stratejilere ihtiyaç var."

Piyasalardaki İlk Tepkiler

Ekonomi paketinin açıklanmasının ardından piyasalarda temkinli bir iyimserlik gözlendi. Borsa İstanbul'da %2,5'lik bir yükseliş yaşanırken, Türk Lirası dolar karşısında sınırlı bir değer kazandı. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları henüz resmi bir açıklama yapmasa da, piyasa uzmanları önümüzdeki dönemde olumlu değerlendirmeler bekliyor.

Yabancı yatırımcılar ise programın uygulanmasını izlemek için temkinli bir bekle-gör politikası izliyor. Z Yatırım Uluslararası Piyasalar Direktörü Sarah Wilson, şunları söyledi:

"Türkiye'nin açıkladığı ekonomi paketi, doğru yönde atılmış adımlar içeriyor. Ancak uluslararası yatırımcılar, bu politikaların tutarlı bir şekilde uygulanıp uygulanmayacağını görmek istiyor. Özellikle Merkez Bankası'nın bağımsızlığı ve faiz politikası konusundaki kararlılık, yatırım kararlarında belirleyici olacak."

Sonuç: Başarılı Olacak mı?

Uzmanların ortak görüşü, ekonomi paketinin Türkiye'nin karşı karşıya olduğu makroekonomik sorunları çözmede önemli bir adım olduğu, ancak başarının uygulamada yatacağı yönünde. Kararlı bir duruş, politika tutarlılığı ve güven inşası, önümüzdeki dönemde ekonomik istikrarın sağlanması için kilit faktörler olarak öne çıkıyor.

Ekonomistlerin çoğu, enflasyonla mücadelenin birkaç yıllık bir süreç olduğunu ve sabır gerektirdiğini vurguluyor. Ancak doğru politikaların kararlılıkla uygulanması halinde, Türkiye ekonomisinin 2024 sonundan itibaren daha istikrarlı bir büyüme patikasına girebileceği öngörülüyor.